Medisan Forged Fittings Genel Müdür Yardımcısı Yasin Ağbaba ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.

“Endüstriyel ihtiyaçlarınız için üstün kaliteli dövme çelik boru bağlantı parçaları, alın kaynaklı boru bağlantı elemanları ve dövme çelik flanşlar sunuyoruz”

Medisan nasıl kuruldu? Kuruluş hikayenizden ve bugünlere gelişinizden bizlere bahseder misiniz?

Elbette, memnuniyetle. Medisan’ın hikayesi aslında çok mütevazı ama bir o kadar da azim dolu bir başlangıca dayanıyor. 1999 yılında, İstanbul’un ticaretin kalbinin attığı yerlerden biri olan Karaköy Perşembe Pazarı’nda kurulduk. O dönemlerde sadece dövme çelik boru ek parçalarının yurtiçinde tedariğini sağlayarak ticari hayatımıza adım attık. Küçüktük ama hedefimiz büyüktü.

Zamanla müşterilerimizin güveni ve sektörde edindiğimiz tecrübeyle birlikte, artık sadece tedarik eden değil, aynı zamanda üreten bir firma olma hedefimizi hayata geçirmeye karar verdik. Bu doğrultuda 2013 yılında Ümraniye Şerifali’deki bugünkü merkez yönetim binamıza taşındık. Burada hem üretim faaliyetlerimizi başlattık hem de şirket yapımızı daha profesyonel bir zemine oturttuk.

Bugün geldiğimiz noktada, 2000 metrekarelik idari binamız, depo alanımız ve talaşlı imalat atölyemizle İstanbul’da faaliyet gösteriyoruz. Bunun yanı sıra, Bursa’daki tesisimizle de üretim gücümüzü artırdık. Bursa’da 1500 metrekare kapalı ve 1000 metrekare açık alana sahip modern bir dövme fittings üretim ve depolama tesisimiz bulunuyor. Burada, hem yurtiçi hem de ihracat pazarlarımız için yüksek kaliteli ürünler üretiyoruz.

Kuruluşumuzdan bu yana, özveriyle çalışan ekibimiz, çözüm odaklı yaklaşımımız ve müşteri memnuniyetini merkeze alan bakış açımız sayesinde istikrarlı bir büyüme yakaladık. Bugün, Medisan olarak sadece Türkiye’de değil, Avrupa’dan Orta Doğu’ya kadar geniş bir coğrafyada güvenilir bir marka haline geldiysek, bu başarının arkasında o ilk günkü kararlılığımız ve dürüst ticaret anlayışımız var diyebilirim.

“Bursa’da bulunan dövme fittings üretim ve depolama tesisimiz ile üretim gücümüzü arttırdık”

Müşterilerinize sunmuş olduğunuz ürün ve hizmetler neler?

Müşterilerimize sunduğumuz ürün ve hizmetler, aslında ihtiyaç duydukları tüm bağlantı çözümlerini kapsayacak şekilde oldukça geniş bir yelpazeye sahip. Ana faaliyet alanımız, dövme çelik boru bağlantı parçalarının üretimi… Bunların başında dirsekler, te parçalar, redüksiyonlar, manşonlar, nipeller, tapalar, rakorlar ve flanşlar geliyor. Tüm bu ürünleri karbon çelik, paslanmaz çelik ve alaşımlı çelik gibi farklı malzeme gruplarında ve uluslararası standartlara (ASME B16.11, MSS SP-97, ANSI, DIN vb.) uygun olarak üretiyoruz.

Ürünlerimizin yüksek basınç ve zorlu koşullara dayanıklı olması, bizi özellikle enerji, petrokimya, rafineri, gemi inşası ve yangın söndürme sistemleri gibi kritik sektörlerde tercih edilen bir tedarikçi haline getirdi.

Sunduğumuz hizmetler ise sadece ürün teslimatıyla sınırlı değil. Müşterilerimize teknik destek sağlıyor, özel ölçü ve taleplerine göre üretim yapabiliyoruz. Bunun dışında, stoklu çalışma yapımız sayesinde birçok ürünü kısa terminle teslim edebiliyoruz. Bu da müşterilerimize zaman kazandırıyor.

Hangi sektörlere (otomotiv, savunma sanayi, tarım makineleri vb.) ürün sağlıyorsunuz?

Ürünlerimiz, yüksek basınca ve zorlu çalışma koşullarına dayanıklılık gerektiren birçok sektörde güvenle kullanılmaktadır. En yoğun çalıştığımız sektörlerin başında petrol ve doğalgaz, rafineri, petrokimya, gemi inşası, yangın söndürme sistemleri, buhar ve ısıtma tesisatları gibi ağır sanayi uygulamaları geliyor.

Bunun yanı sıra, basınçlı kap üreticileri, çelik kazan ve ısı eşanjörü imalatçıları, enerji santralleri, endüstriyel borulama projeleri ve altyapı mühendisliği firmaları da sık çalıştığımız alanlar arasında. Yani aslında bir boru hattının geçtiği her yerde, bizim fittings ürünlerimizin kullanıldığına rastlamak mümkün diyebilirim.

Otomotiv veya savunma sanayi gibi sektörlerle doğrudan bir çalışmamız olmasa da, bu sektörlere hizmet veren borulama sistemleri veya endüstriyel tesisat yüklenicilerine ürün sağladığımız durumlar olabiliyor.

Sektörel çeşitliliğimizin temelinde, ürettiğimiz ürünlerin hem standartlara uygunluğu hem de yüksek kalite seviyesi yatıyor. Bu sayede, farklı sektörlerin ihtiyaçlarına kolayca uyum sağlayabiliyoruz.

Dövme üretim süreçlerinizde hangi teknolojileri ve makineleri kullanıyorsunuz?

Dövme üretim süreci, ciddi mühendislik bilgisi ve yüksek teknoloji gerektiren bir alan. Medisan olarak biz de bu süreci, hem kalite hem de verimlilik açısından en üst seviyede yönetebilmek için modern ekipmanlara ve sürekli gelişen üretim teknolojilerine yatırım yapıyoruz.

Üretimimizin temelini oluşturan dövme işlemlerinde, hidrolik ve mekanik presler, dövme çekiçleri, endüksiyon ısıtma sistemleri ve kalıplı sıcak dövme makineleri kullanıyoruz. Bu ekipmanlarla karbon çelik, paslanmaz çelik ve alaşımlı çelikten parça üretimi yapıyoruz.

Parça şekillendirme sonrası talaşlı imalat sürecine geçiyoruz. Burada da CNC torna tezgâhları, dik işleme merkezleri    ve otomatik işleme hatlarımız devreye giriyor. Şu an İstanbul’daki atölyemizde farklı boyutlarda ve işleme kapasitesinde CNC tornalarla çalışıyoruz. Bu sayede hem standart hem de müşteriye özel parçaların hassas işlenmesini sağlıyoruz.

Üretimin her aşamasında kalite kontrol süreçlerini titizlikle uyguluyoruz. Malzeme girişinden son ürün sevkiyatına kadar, sertlik testi, görsel muayene, ölçü kontrolleri ve gerektiğinde kimyasal analiz gibi testleri laboratuvar ortamında gerçekleştiriyoruz.

Tüm üretim süreçlerimizi ERP sistemimiz üzerinden dijital olarak takip ediyoruz. Bu sistem sayesinde hem üretim hem de kalite kontrol süreçlerimiz şeffaf, izlenebilir ve raporlanabilir hale geliyor.

Sonuç olarak, klasik yöntemlerle modern teknolojiyi bir arada kullanarak, yüksek dayanımlı ve standartlara uygun ürünler ortaya koyuyoruz. Bu da bizi sektörde güvenilir bir üretici konumuna taşıyor.

Kalite kontrol ve sertifikasyon süreçleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Kalite bizim için sadece bir kontrol aşaması değil; üretimin en başından sonuna kadar her sürece entegre ettiğimiz bir bakış açısı. Medisan Forged olarak, üretimin her adımında kaliteyi güvence altına almak için sistemli ve titiz bir kalite kontrol süreci yürütüyoruz.

Her şey, hammadde seçimiyle başlıyor. Kullandığımız karbon çelik ve paslanmaz çelik hammaddeler, sadece sertifikalı ve uluslararası standartlara uygun üreticilerden tedarik ediliyor. Malzeme girişinde kimyasal ve mekanik testlerden geçirilerek uygunluğu kontrol ediliyor.

Üretim esnasında ve sonrasında yaptığımız kalite kontroller şu başlıklar altında toplanabilir:

•             Boyutsal kontroller: CNC tezgâhlarımızda işlenen her parça, kalibreli ölçüm aletleriyle detaylı şekilde kontrol ediliyor.

•             Görsel ve yüzey kontrolleri: Parçalarda çatlak, delik, çapak ya da deformasyon olup olmadığı gözle ve gerekiyorsa NDT (Non-Destructive Testing) yöntemleriyle denetleniyor.

•             Sertlik testi ve mekanik testler: Belirli partiler üzerinde yapılan sertlik testleri ile malzemenin uygunluğu teyit ediliyor.

•             Kalite belgeleri: Tüm ürünlerimiz, müşterinin talebine göre EN 10204 3.1 malzeme sertifikası ile sevk ediliyor.

Ayrıca firmamız, Avrupa Birliği’nin 2014/68/EU sayılı Basınçlı Ekipmanlar Direktifi (PED) kapsamında üretim yapma yetkisine sahiptir. Bu, ürünlerimizin uluslararası güvenlik standartlarına uygun olarak üretildiğini gösteren önemli bir sertifikadır.

Kalite yönetim sistemimiz, ISO 9001 standartlarına uygun olarak yapılandırılmış durumda. Tüm kalite kontrol ve üretim süreçlerimiz ERP sistemimiz üzerinden kayıt altına alınıyor ve izlenebilir şekilde arşivleniyor.

Kısacası, bizim için kalite sadece bir çıktı değil, tüm sürecin merkezinde duran bir anlayıştır. Müşterilerimize, yalnızca ürün değil, aynı zamanda güven sunuyoruz

Yüksek mukavemetli parça üretiminde karşılaştığınız teknik zorluklar nelerdir?

Yüksek mukavemetli parça üretimi, standart parçalara göre çok daha fazla dikkat ve uzmanlık isteyen bir süreç. Çünkü burada yalnızca boyutsal hassasiyet değil, malzemenin yapısal bütünlüğü ve performans dayanımı da ön planda.

İlk zorluk, doğru hammadde seçimi ile başlıyor. Yüksek mukavemetli çelikler, işlenmesi zor, özel alaşımlar içeren malzemelerdir. Bu malzemeleri işlerken hem dövme sürecinde hem de talaşlı imalatta doğru sıcaklık aralıklarında çalışmak gerekiyor. Aksi takdirde çatlama, iç gerilim oluşumu veya istenmeyen mikro yapılar meydana gelebiliyor.

Bir diğer önemli zorluk ise ısıl işlem süreçlerinin yönetimi. Mukavemet kazandırmak için uygulanan ısıl işlemlerde sıcaklık ve süre değerlerinin çok hassas bir şekilde kontrol edilmesi gerekiyor. Bu aşamada yapılan küçük bir hata bile ürünün tüm mekanik özelliklerini olumsuz etkileyebiliyor.

Talaşlı imalat kısmı da bu tür parçalar için oldukça meşakkatli olabiliyor. Malzemenin sertliği, takımların daha çabuk aşınmasına neden oluyor ve bu da üretim sürecini yavaşlatabiliyor. Bu nedenle takım seçiminden kesme parametrelerine kadar her detay önceden planlanmalı.

Ayrıca, yüksek mukavemetli parçalar genellikle kritik uygulamalarda kullanıldığından, belgelendirme ve test süreçleri de daha katı oluyor. Müşteri, sadece ölçü ve sertlik değil, aynı zamanda malzeme yapısı, mikroyapı analizi veya özel tahribatsız test sonuçlarını da talep edebiliyor.

Tüm bu zorluklara rağmen, güçlü teknik ekibimiz, modern üretim altyapımız ve sistemli kalite süreçlerimiz sayesinde bu parçaları yüksek başarı oranıyla üretebiliyoruz. Her zorluğun bize tecrübe kattığını ve bizi daha yetkin bir üretici haline getirdiğini söyleyebilirim.

Yurt dışına ihracat yapıyor musunuz? Hangi ülkelere ürün gönderiyorsunuz?

Evet, Medisan olarak uzun yıllardır yurt dışına düzenli olarak ihracat yapıyoruz. Aslında firmamızın büyümesinde ve markalaşmasında ihracatın çok büyük bir rolü var diyebilirim. Bugün geldiğimiz noktada ürünlerimizi sadece Türkiye’de değil, Avrupa’dan Orta Doğu’ya, Kuzey Afrika’dan Balkanlar’a kadar geniş bir coğrafyada müşterilerle buluşturuyoruz.

İhracat yaptığımız başlıca ülkeler arasında İtalya, Almanya, Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Polonya, Tunus, Cezayir, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Kuveyt gibi sanayi ve enerji alanında gelişmiş ülkeler yer alıyor. Bu pazarlarda hem distribütör firmalarla hem de doğrudan son kullanıcılarla çalışıyoruz.

Özellikle petrol ve gaz sektörü, yangın söndürme sistemleri, rafineri ve enerji tesisleri gibi alanlarda faaliyet gösteren firmalarla güçlü iş birliklerimiz var. Avrupa’daki müşterilerimize ise genellikle yüksek kalite belgeli, izlenebilirliği tam ürünler sunmamız tercih edilme nedenlerimizin başında geliyor.

Uluslararası pazarların beklentisi hem teknik hem de lojistik anlamda daha yüksek. Biz de bu beklentilere yanıt verebilmek için hem üretim kalitemizi hem de teslimat ve müşteri iletişim süreçlerimizi sürekli geliştiriyoruz. Kısacası Medisan artık sadece yerel bir tedarikçi değil, uluslararası pazarlarda da kendine sağlam bir yer edinmiş bir üretici konumunda.

Geri dönüşüm ve atık yönetimi konularında özel çalışmalarınız var mı?

Medisan olarak çevreye duyarlı bir üretim anlayışı benimsiyoruz. Üretim süreçlerimizde geri dönüşüm ve atık yönetimi politikalarımıza büyük özen gösteriyoruz. Metal atıklarımız ve kullanılan sıvılar, yetkili geri dönüşüm firmalarına teslim ediliyor. Ayrıca, karbon emisyonu konusunda da bilinçliyiz; bu kapsamda CBAM raporlama süreçlerimize uygunluk sağlıyoruz.

Yeşil üretim politikalarımız doğrultusunda, enerji verimliliğini artıran makineler kullanıyor ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi hedefliyoruz. Bu sayede hem çevreyi koruyor hem de sürdürülebilir bir üretim süreci sağlıyoruz.

Uzman iş gücü ihtiyacınızı nasıl karşılıyorsunuz? Sektördeki nitelikli eleman eksikliğiyle nasıl baş ediyorsunuz?

Nitelikli iş gücüne büyük önem veriyoruz. Özellikle dövme üretim gibi uzmanlık gerektiren alanlarda, iş gücümüzün yetkin olması üretim kalitemiz için kritik. Bu nedenle, hem sektör içinden hem de dışından yetkin elemanları firmamıza kazandırmak için çeşitli stratejiler izliyoruz.

İç eğitim ve gelişim programları ile mevcut çalışanlarımızın yetkinliklerini artırıyoruz. Ayrıca, meslek okulları ve teknik üniversitelerle iş birliği yaparak, genç mühendis ve teknikerlerin yetişmesine katkı sağlıyoruz. Bu süreçte, yeni mezunları sektöre kazandırmak adına staj ve mentorluk programları da düzenliyoruz.

Sektördeki nitelikli eleman eksikliğiyle başa çıkmak adına, uzmanlık gerektiren pozisyonlar için iç eğitimlere ve sertifikasyon programlarına ağırlık veriyoruz. Ayrıca, yabancı iş gücü ihtiyacı olduğunda, sektörün uluslararası iş gücüyle de temasa geçebiliyoruz.

Sonuç olarak, uzman iş gücü ihtiyacımızı karşılamak için sürekli eğitim, iş birliği ve yenilikçi insan kaynakları politikalarıyla sektördeki eksiklikleri minimize etmeye çalışıyoruz.

Kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düşündüğünüz projeleriniz neler?

Kısa vadede, üretim süreçlerimizde verimliliği artırmaya yönelik yeni teknolojiler ve otomasyon sistemlerini entegre etmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, enerji verimliliği konusunda yatırımlar yaparak yenilenebilir enerji kullanımını artırmayı planlıyoruz. Bunun yanı sıra, yeni ürün geliştirme projeleriyle, özellikle petrol ve gaz sektörüne yönelik daha dayanıklı ve özelleştirilmiş parçalar üretmeyi hedefliyoruz.

Uzun vadede ise, yeşil üretim felsefesini daha da derinleştirerek, sürdürülebilirlik konusunda lider bir konum elde etmeyi amaçlıyoruz. Bunun için karbon ayak izimizi azaltma ve CBAM raporlama süreçlerimize uygun yatırımlar yapmayı sürdüreceğiz. Ayrıca, global pazarlara açılım stratejisiyle yeni ihracat pazarları oluşturmayı ve ürün çeşitliliğimizi artırmayı planlıyoruz.

Kısacası, kısa vadede verimlilik ve teknolojiye, uzun vadede ise sürdürülebilirlik ve küresel büyümeye odaklanıyoruz.