Konya merkezli Wimac Crane, genç ve mühendis odaklı yapısıyla kısa sürede hem Türkiye’de hem de dünya pazarında adından söz ettiriyor. Tavan vinçlerinden portal vinçlere, proses vinçlerinden patlama korumalı (Ex-Proof) çözümlere kadar geniş bir ürün yelpazesi sunan firma, 40’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor ve 16’dan fazla ülkede bayilik ağıyla diğer ülkelere ise doğrudan satış sonrası hizmet sağlıyor. Mühendislik kökeniyle yenilikçi projelere imza atan Wimac Crane, özellikle demir çelik sektörü gibi ağır rejimlere göre tasarlanmış proses vinçlere ihtiyaç duyulan sektörlere odaklanmış güven kazanarak kendine sağlam bir yer edinmiş durumda. Firmanın yurt içi ve yurt dışındaki başarılarını, geleceğe yönelik hedeflerini ve Ar-Ge odaklı vizyonunu Wimac Crane Satış ve İş Geliştirme Müdürü Hamza Yavaş ile gerçekleştirdiğimiz röportajda bir araya getirdik.
Hamza Bey, öncelikle sizi ve firmanızı tanıyabilir miyiz?
Ben Hamza Yavaş, makine mühendisiyim. Üç yıldır Wimac Crane’de görev yapıyorum. İlk olarak üretim planlama ve üretim müdürlüğü görevlerinde bulundum. Şu anda ise yurt dışı satış ve iş geliştirme departmanımızın yöneticiliğini yürütmekteyim. Wimac Crane’in üretim tesisi Konya’da bulunuyor. Tüm vinç gruplarında üretim yapıyoruz; tavan vinçleri, portal vinçler gibi farklı vinç çeşitlerini üreterek dünya geneline ihraç ediyoruz. Bugüne kadar kırktan fazla ülkeye ihracat yaptık ve bu süreci kararlılıkla sürdürüyoruz.
Özellikle hangi sektörlere odaklanıyorsunuz?
Her kapasitede ve çalışma sınıfında vinç üretiyoruz, ancak son yıllarda odağımızı demir çelik sektörüne verdik. Katıldığımız fuarlar ve kurduğumuz ikili ilişkiler sayesinde bu alanda daha fazla tanınmak ve iş birliği yapmak istiyoruz. Genç ve mühendis kökenli bir şirket olarak Türkiye’de daha önce yapılmamış projelere teklif veriyor, bunları başarıyla teslim ediyoruz. Dinamik ekibimizle barajlardan inşaata, özellikle demir çelik sektöründe birçok başarılı işe imza attık.
Demir çelik sektöründe köklü alışkanlıkları değiştirmek zor mu?
Evet, firmaların alışkanlıklarını değiştirmesi kolay olmuyor. Daha önce tecrübe ettikleri markalara bağlı kalmak istiyorlar. Ama biz kurduğumuz güven ilişkileriyle bu algıyı kırmaya başladık. Küçük işlerden başlayarak ürünümüzü ve kalitemizi gösterdik. Bugün birçok büyük demir çelik firmasıyla çalışıyoruz. İhaleler aldık, teslimatlar yaptık ve müşterilerimizden olumlu geri dönüşler alıyoruz.
“Hedefimiz, demir çelik sektöründe adımızı duyurmak ve güvenilir iş ortaklıkları kurmak”
Peki sizi sektörde farklı kılan nedir?
Demir çelik firmalarının genellikle alım şartnamelerinde ürünün çalışma sınıfı, vinç tipi ve kapasitesi, kullanılacak ekipmanlara ait marka ve model bilgisi gibi kriterler belirlenir.
Biz de müşterilerimize şunu söylüyoruz: “Aynı kaliteyi, aynı ürünü daha uygun maliyetle almak istemez misiniz?” Tabii ki her ürünün bir maliyeti vardır, bunun altına inmek mümkün değil. Ama genç ve dinamik bir firma olarak aynı ürünü daha ekonomik şartlarda sunabiliyoruz. Bu sayede bize güvenen şirketler şans veriyor ve sonunda memnun kalıyorlar.
Ürün gruplarınızdan biraz bahseder misiniz?
Ana ürün grubumuz tavan vinçleri ve portal vinçler. Portal vinçlerde Türkiye’de yapılmış en büyük kapasiteli L-portal vincini ürettik. Dilovası’nda bulunan 20 tonluk bu proje tamamen Ar-Ge çalışmasıyla geliştirildi. Yaklaşık bir buçuk yıldır kullanılıyor ve müşterimiz oldukça memnun. Hatta fuarda gelen bir ziyaretçi, bu ürünü görüp kendi ihtiyacı için benzer bir vinç talebinde bulundu.
“Mühendislik kökenimizle Türkiye’de daha önce yapılmamış projelere imza atıyoruz”
Yurt dışı faaliyetlerinizden söz eder misiniz?
Genç bir şirketiz ama dünya genelinde 700’e yakın vinç çalışır durumda. Mottomuz, “Hiçbir Wimac vinci durmamalı.” Malzeme seçiminden hesaplamalara, üretim kalitesinden satış sonrası hizmete kadar her aşamada bu anlayışı sürdürüyoruz. Şu an dünya genelinde 16 bayimiz, temsilcimiz ve satış sonrası hizmet partnerimiz var. İhracat yaptığımız ülke sayısı kırkı aştı. Henüz ulaşmadığımız pazarlara yönelik araştırmalarımız devam ediyor. Hedefimiz, bir Türk markası olarak gittiğimiz her yerde güven kazanmak ve ülkemizin bayrağını en iyi şekilde temsil etmek.
Kısa ve orta vadeli hedefleriniz neler?
İlk etapta yurt dışında iki ülkede atölye açmayı planlıyoruz. Şu anda fizibilite çalışmaları devam ediyor. İlk fabrika 2026’nın başında, ikincisi ise 2028’de açılacak. Aynı zamanda 2028’de Türkiye’deki fabrikamızı büyütmeyi ve daha büyük bir üretim alanına taşınmayı hedefliyoruz.
Bugün sektördeki konumunuz nedir?
2022 yılında vinç ihracatında Türkiye sıralamasında altıncı olduk. 50-60 yıllık firmaların bulunduğu bir sektörde bizim için önemli bir başarıydı. 2023 ve 2024’te küresel krizler nedeniyle ihracatımız biraz düştü, ancak hedefimiz vinç ihracatında her zaman ilk beşte kalmak.
