Yaptığı yatırımlarla adından sıkça söz ettiren Tosyalı; 3 kıtada ve sayıları 40’a yaklaşan tesisleriyle Türk sanayisine değer katmaya devam ediyor. Tosyalı’nın yatırımlarını, başarılarını ve hedeflerini bizlerle paylaşan Sayın Fuat Tosyalı; sanayiciler ve genç girişimciler için de tavsiyelerde bulunuyor. “Her müşteri yeni bir fırsat demektir, o yüzden ben ekip arkadaşlarıma ‘her zaman müşteriyi dinleyip anlamaya çalışın, onların talepleri bize mevcut ürünlerimizin dışında bambaşka kapılar açabilir’ diyorum.” şeklinde konuşan Sayın Fuat Tosyalı, gençlere ve genç girişimcilere her zaman yenilikçi olmalarını tavsiye ediyor.

Ben Sweetland’ın “Başarı bir yolculuktur, bir varış noktası değil.” sözünden hareketle Tosyalı Holding’e bu keyifli ve gurur verici yolculuklarında başarılar diliyor ve Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Fuat Tosyalı ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.

İskenderun’daki yatırımla birlikte 10 milyon ton/yıl rakamı ile dünya devler ligindesiniz… Türkiye, Afrika, Arap Yarımadası derken 40’a yakın tesisleşmeye ulaştınız. Hem bu yatırımlardan bahsedin istiyoruz hem de Tosyalı sancağını dünyanın başka hangi ülkelerinde dalgalandırmayı düşünüyorsunuz; onları mümkünse sizden öğrenelim.

3 kıtada sayıları 40’a yaklaşan tesis ve yaklaşık 15 bin çalışanımızla dünyanın sayılı demir çelik şirketlerinden biriyiz. Dünya Çelik Birliği’nin (World Steel Association) açıkladığı verilere göre 2022 yılında, ham çelik üretiminde beş basamak birden atlayarak dünya sıralamasında 77’nciliğe yükseldik. Türkiye’de yeşil çelik üretiminde lideriz. Şirketlerimiz yıllardır Anadolu’nun lideri. ISO 500 Listesi’nde her geçen yıl daha da üst sıralara tırmanıyoruz. Sizin de ifade ettiğiniz gibi bu yıl İskenderun’daki Tosyalı Demir Çelik İskenderun Tesisi’nde ilk üretime başladık ve ilk ihracatımızı da gerçekleştirdik. Açılış ile birlikte bu tesis ile 1500 kişilik ilave istihdam sağladık, bu rakam ileride daha da artacak. Bu tesisimiz Türkiye’nin 4 milyon ton yassı çelik ithalatını ortadan kaldıracak ve katma değerli ihracat konusunda Türkiye’nin örnek tesislerinden biri olacak. İleri teknoloji kullanımıyla daha az karbon salımı sağlayan Yeşil çeliğin Türkiye’deki ve bölgedeki merkezi konumunda. Cezayir’in en büyük sanayi tesislerinden biri olan Tosyalı Algerie ile Cezayir’in hidrokarbon dışı sektörlerdeki en büyük sanayi kuruluşu ve ihracatçısı konumundayız.

“Dünyanın önde gelen çelik üreticilerinden biriyiz”

4000 civarındaki çalışanıyla Tosyalı Algerie, toplamda 10 tesis ve ayrıca bir de Cezayir’in en büyüğü olan tam entegre limanıyla Akdeniz ve Afrika’nın en büyük ve en ileri teknolojiye sahip entegre tesisi. Yıllık 2,5 milyon ton kapasite ile dünyanın en büyük DRI üretim tesislerine ve DRI ile çalışan dünyanın en büyük ark ocağına sahip olan Tosyalı Algerie, tek bir DRI modülü ile üretimde 2020 ve 2021’de üst üste dünya rekoru kırdı. Bu tesisimizde geçen yıl en yüksek teknolojiye sahip yeni bir DRI tesisi ve önünde 4 milyon ton/yıl kapasite ile yassı çelik üretecek haddehanelerin yapımına başladık. Daha düşük karbon ayak izi ile dünya çelik endüstrisindeki en iyi uygulamalardan birisi olacak bu tesis, aynı zamanda %100 hidrojen ile çalışma kabiliyetine sahip olacak. 5 etaplı Tosyalı Algerie yatırımının 4. aşamasını oluşturan tüm yatırımları 2024 yılında tamamlamayı planlanıyoruz. Tosyalı Algerie, 5 etaplı tüm yatırımlarımız tamamladığında 8,5 milyon ton yassı ve uzun mamul kapasiteli tam entegre bir tesis haline gelecek.

“Tosyalı Algerie, Akdeniz ve Afrika’nın en büyük ve en ileri teknolojiye sahip entegre tesisi konumunda”

“Türkiye’de yeşil çelik üretiminde lideriz”

Cezayir’den sonra Senegal ve Angola’da yatırımlara başladık. Senegal’de Tosyalı olarak özel ekonomik bölge statüsünü kazandık. Bu kapsamda çalışmalarımız da sürüyor. Angola’da Kassinga Bölgesi’nde bulunan, ülkenin en büyük rezervlerinden birine sahip olan demir madenlerini işletmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2 milyar ton demir cevheri rezervi bulunan bu bölgede gerçekleştirilecek projeyle yıllık 4-5 milyon ton ile başlayıp kısa zamanda 10 milyon ton demir cevheri işleme kapasitesine ulaşmayı hedefliyoruz. Dünyanın sayılı yeşil çelik üreticilerinden biri olma hedefimizi güçlendirmek üzere Körfez Bölgesini özellikle radarımıza almaya devam ediyoruz. Bu kapsamda kısa bir süre önce Suudi Arabistan’da katma değeri yüksek yassı çelik ürünlerini kapsayan entegre bir çelik üretim tesisi için Suudi Arabistan Ulusal Endüstriyel Kalkınma Merkezi-NIDC ile bir mutabakat zaptı imzaladık.

“İspanya’nın önde gelen çelik boru üreticilerinden STS fabrikasını satın aldık”

Bununla birlikte Avrupa’da değer yaratabilecek yatırımlar ve satın alma fırsatlarını göz ardı etmiyoruz. Kısa bir süre önce İspanya’nın önde gelen çelik boru üreticilerinden STS fabrikasını satın aldık. İki fabrikası ile 350.000 m2 alanda üretim yapan spiral kaynaklı çelik boru (SAW) üreten bir şirket. Petrol, doğal gaz, hidrojen ve su iletim hattı borularının yanı sıra inşaat mühendisliği uygulamalarında da yapısal borular üretiyor. Hatta son dönemde Katalonya’da yürütülen en önemli su projesi olan, kurak arazi mahsullerinin büyük bir bölümünü sulu tarıma dönüştüren dev bir kanal projesine de (Segarra-Garrigues Kanalı) boru tedarik etmiş önemli bir şirket. Yıllık 150.000 ton spiral boru üretim kapasitesine sahip. Biz kapasiteyi yeni yatırımlarla 240.000 tona çıkarmayı hedefliyoruz. Biz nasıl üretimde hidrojen kullanımına yönelik çalışmalar başlattıysak birçok sanayi şirketinin de buna yöneleceğini öngörüyoruz. Çünkü enerjide kendi kendine yeterlilik önümüzdeki dönemin en kritik konusu. Bu da hidrojen dağıtım ağlarının giderek yaygınlaşmasının önünü açacak. Bu satın alma ile bu alanda yükselecek spiral çelik boru talebini karşılamayı amaçlıyoruz.

“Quantum Furnace teknolojisinin Türkiye’de ilk kullanıcısı olduk”

Karbonsuzlaşma, Karbon ayak izi, Yeşil Çelik, Sürdürülebilirlik, Endüstri 4.0 ve Endüstri 5.0 gibi kavramların her daim şirket ajandanızda olduğunu, bu kavramlarla paralel şekilde çalışmalarınızı sürdürdüğünüzü biliyoruz. Bizlere bu alanlardaki çalışmalarınızdan, proje ve hedeflerinizden bahseder misiniz?

Tosyalı olarak sürdürülebilirlik uzun süredir ana gündemimiz ve önümüzdeki 5 yılda da böyle olacak. Bugün merkezinde sürdürülebilirliğin olduğu teknoloji, inovasyon, Ar-Ge ve endüstri 4.0 ile şekillenen bir iş modeliyle çevresel, sosyal ve ekonomik olarak tüm paydaşlarımız için değer yaratıyoruz. Son yıllarda sürdürülebilirlik odaklı 100’ün üzerinde Ar-Ge projesi gerçekleştirdik. Önemli bir kısmı küresel olarak sektörde bir ilk olan bu projelerin tamamının fikri sınai hakları bize ait. Üretim süreçlerinin sürdürülebilirlik odaklı olarak dönüştürülmesinden üretimde güneş ve hidrojen gibi temiz enerji kaynaklarının kullanımına kadar birçok çalışmamızı, karbonsuz çelik üretimi odağıyla gerçekleştiriyoruz.

AB Yeşil Mutabakatı ile ilgili uygulamalara şimdiden hazırız. Ekiplerimiz sınırda karbon düzenleme mekanizması çerçevesinde çalışmalara çok önceden başladı ve raporlamalarını hazırladı. Tosyalı Toyo, Tosyalı Filmaşin, Tosyalı Demir Çelik, Tosçelik Profil ve Sac, Tosçelik Granül ve Tosçelik Spiral tesislerimizin ürün kategorilerinde yeşil çelik üretiminde çok önemli olan, karbon ayak izini gösteren EPD denilen, Çevresel Ürün Beyanı belgelerimizi de aldık. Bugüne kadar sürdürülebilirlik odaklı olarak yaptığımız teknoloji, inovasyon ve Ar-Ge yatırımlarıyla çelik fabrikamızın karbon salımını %30 azalttık. Önümüzdeki dönemde yapacağımız sürdürülebilirlik yatırımlarıyla karbon salımını daha da azaltarak yeşil çelik üreticisi konumumuzu daha çok pekiştireceğiz. Tesislerimizde her zaman ileri teknolojiye yatırım yapıyoruz. Örneğin Tosyalı Demir Çelik İskenderun Tesisi, tamamen sürdürülebilirlik odaklı, en gelişmiş teknolojilerin kullanıldığı, Endüstri 4.0 uyumlu, nitelikli yeşil çelik üretimi yapacak bir tesis. Tosyalı bu tesisle birlikte, ton başına daha düşük elektrik enerjisi tüketimi sağlayan Quantum Furnace teknolojisinin Türkiye’de ilk kullanıcısı oldu. Sürdürülebilirlik odaklı yatırımlarla bu tesiste, yüksek fırınlara göre %70, geleneksel ark ocaklarına göre %20 daha düşük karbon ayak izi mümkün olacak.

“Dünyanın en büyük çatı üstü GES’ine sahibiz”

Temiz enerji yatırımlarımız devam ediyor. Tosyalı olarak aynı anda tüm tesislerimizde başlattığımız GES projesi ile 235 MW kurulu güce ulaşarak dünyanın en büyük çatı üstü GES’ine sahip şirketi olduk. Bu projeyle yaklaşık 171 milyon kg karbon salımını engelleyerek aynı zamanda dünyanın en temiz en yeşil çelik üretimini yapan tesislerden biri olduk. Yapımında kullanılan teknolojiler de bu projeyi dünyanın en yeni teknolojisi ile kurulan çatı üzeri güneş enerjisi santrali haline getirdi. Projemizin en önemli özelliklerinden biri de demir-çelik üretiminde kullanılan fosil yakıtlar yerine hidrojen üretimine hazırlık niteliği taşıması. GES’den elde edeceğimiz elektriğin bir kısmını da bir sonraki aşamada üretimde hidrojen için kullanarak entegre bir yeşil enerji sistemi kuracağız.

Ayrıca yenilenebilir enerji ile çalışan hidrojen odaklı ileri bir teknolojiye yönelik yatırımlara da başladık. 2025 yılı itibarıyla; planladığımız GES yatırımlarıyla öz üretimimizden temin ettiğimiz elektrik, toplam elektrik kullanımımızın %50’sini oluşturacak. Temiz enerji üretiminde toplam 2,5 GW’ın üzerine çıkmayı hedefliyoruz.

“İspanya’nın önde gelen çelik boru üreticilerinden STS fabrikasını satın aldık”

Çelik üretimi dışında hammadde ve yarı mamul konusunda da yatırımlarınız var. Demir cevheri yatırımlarınız var. Hem bu yatırımlarınızdan hem de tesisler bazında; hangi tesiste ne tür ürünler üretiliyor, üretim kapasiteniz, hedef pazarlarınız hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?

Tosyalı olarak 150 farklı kategoride binlerce ürünümüzle otomotivden beyaz-eşyaya, enerjiden inşaata kadar birçok sektörün ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Sektörde genelde firmalar belirli kalemlerde ürün üretir. Tosyalı olarak biz çok geniş bir ürün yelpazesine sahibiz. Bu açıdan ‘sektörün hiper marketi’ olarak biliniyor ve tanınıyoruz. Ürün grupları bazında “Yassı Yapısal Çelik Grubu”, “ERW Boru ve Profil Grubu”, “Hadde Profil Grubu”, “İnşaat Demiri ve Filmaşin Grubu”, “Spiral Boru Grubu”, “Çelik Granül Grubu”, “Alaşımlı Dövme Çelik”, “Çelik Servis Hizmetleri”, “Soğuk Hadde Grubu” olmak üzere dokuz farklı grupta üretim yapıyoruz.

“İskenderun OSB içerisinde iki limanımız, Cezayir’de ise bir adet limanımız var”

Demir madeni ile ilgi yatırımlarımızdan daha önce de söz etmiştim. Bununla birlikte endüstri bölgeleri, organize sanayiler ve liman yatırımları konusunda da ciddi bir bilgi birikimine sahibiz. Türkiye’de İskenderun OSB içerisinde iki tane limanımız var, grubumuzun sevkiyatlarını o limanlar üzerinden yapıyoruz. Tamamen fabrika ile entegre demir yolu ile kombine çalışabilecek bir yapı içerisinde limanlarımız bize büyük bir avantaj sağlıyor. Hatta bizim dışımızdaki işletmelere de hizmet veriyoruz. Bunun dışında Cezayir’de bir limanımız var. Tosyalı olarak Cezayir’in Arzew/Sonatrac bölgesinde devlete ait olan bu limanın tüm üst yapı yatırımını yaparak ülkeye kazandırdık. Bu yatırımımızdan önce Cezayir limanlarına yaklaşabilen en yüksek gemi tonajı 50.000 DWT idi. Bugün 200.000 DWT’luk gemilerin yaklaşabildiği ülkenin en büyük limanıyla Tosyalı Algerie olarak yıllık 12 milyon ton yük indirme kapasitesine sahibiz. Kurduğumuz Avrupa’nın en uzun hatlarından biri olan 12 km’lik boru tipi kapalı konveyör bant sistemi sayesinde limandan kompleksimizin hammadde sahasına kadar hiçbir araç kullanmadan saatte 4.000 ton demir cevheri taşıyarak işliyor ve nihai ürüne çevirebiliyoruz.

Çelik sektörünün dışında BMC’yi Tosyalı Holding bünyesine katarak motorlu araçlar ve savunma sanayiine de adım atmış oldunuz. BMC’deki çalışmaları, proje ve hedeflerinizi kısaca bizlerle paylaşır mısınız?

BMC Türkiye sanayinde en köklü markalardan biri. Türkiye’nin en büyük ticari ve askeri araç üreticileri arasında yer alıyor. Bu yıl 60. yılımızı kutlayacağız. Kuruluşundan günümüze 300 bin adedi geçen araç üretmiş bir şirket. Bugüne kadar Türkiye’ye 10 milyar doları aşan katma değer sağlayan bir şirket. Türkiye’de ticari araçta birçok ilki gerçekleştirmiş, son birkaç yıldır savunma sanayinde de ilkleri gerçekleştiriyor. Aynı zamanda Togg’un da ortaklarından biri. İzmir Pınarbaşı’nda 250 bin metrekarelik alana yayılan modern bir tesise sahibiz. 3 bin 500’ü aşkın nitelikli iş gücü ile yüksek kalite standartlarında üretim yapıyoruz.

“BMC’ye son 2 yılda 3,6 milyar TL’ye yakın yatırım yaptık”

BMC’ye son 2 yılda 3,6 milyar TL’ye yakın yatırım yaptık. 2024’ü ticari araçlarda değişim, dönüşüm ve sıçrama yılı ilan ettik. Başlattığımız inovasyon odaklı yatırımlar sayesinde büyük bir dönüşüme imza attık. Özellikle elektrifikasyon çağında yeni nesil ticari araçlarımızla sektörde yine öncü olacağımıza inanıyoruz. 2024’te de yaklaşık 10 milyar TL yatırım yapmayı planlıyoruz. Bizim için Ar-Ge, inovasyon ve sürdürülebilirlik en önemli üç konu. BMC olarak kendi bünyemizde de elektrikli araçlara ciddi yatırımlar yapıyoruz. Ar-Ge içinde elektrikli sürüş sistemleri için özel bir ekip kurduk.

Özellikle elektrikli otobüs ürün portföyümüzü genişletmek istiyoruz. Ülkemizin önemli ihracatçılarından biriyiz. Savunma ve ticari aracı birlikte düşündüğümüzde sektörümüzde 4. sırada yer alıyoruz. 80’i aşkın ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Avrupa ilk sırada. Ticari araçta ciromuzun yüzde 65’i ihracattan geliyor. Bugüne kadar Avrupa’ya 1000’nin üzerinde otobüs ihraç ettik. Ayrıca çok yeni alanlarda da öncüyüz. Yeni alanlara da yöneliyoruz. Örneğin havalimanlarına Apron Aracı veriyoruz. Bu konuda BMC Türkiye’de ilk ve tek.

Dünyadaki birkaç üreticiden biri. Burada da temiz enerji yatırımlarımız var.140 milyon TL yatırım bedeliyle BMC Çatı GES projesini tamamladık. Pınarbaşı’nda 81 bin metrekare kapalı alanımızın 60 bin metrekaresinin çatısını güneş panelleri ile kapladık. Bununla birlikte BMC tarafından üretilen 2 adet Yeni ALTAY Tankı’nın Türk Silahlı Kuvvetlerimize teslimatını gerçekleştirdik. Ankara’da tamamen kendi imkanlarımızla aldığımız arazide savunma sanayine yönelik fabrikamızın temelini attık. Bu tesiste motor fabrikasının üst yapısı tamamlanmak üzere, çalışmalarımıza devam ediyoruz.

“BMC tarafından üretilen 2 adet Yeni ALTAY Tankı’nı Türk Silahlı Kuvvetlerimize teslim ettik”

Holdingin genel anlamda sosyal sorumluluk projelerinden özetle bizlere bahseder misiniz?

Tosyalı olarak sürdürülebilirlik yaklaşımımız doğrultusunda paydaşlarımız için değer yaratmaya odaklanıyor, 70 yıllık köklü bir kurum olarak içinde yaşadığımız topluma olan sorumluluklarımızın farkındalığı ile faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. İyi bir şirket olmanın ön koşulunun gelecek nesillere daha iyi bir gelecek bırakmak olduğu inancıyla, bulunduğumuz tüm coğrafyalarda mutlaka toplumsal hayata değer katacak sosyal projeleri önceliklendiriyoruz. İnsanların eğitim, sağlık, ibadet, sanat-kültür, çevre koruma ve sportif yaşam koşullarını iyileştirmek ve dayanışmayı artırmak amacıyla toplumsal yatırımlar yapıyoruz. Okullar, sağlık kurumları ve daha birçok eserin topluma kazandırılması için çalışıyoruz.

Yaptırdığımız okullarla gençlere, sağlık kurumları ile sağlıklı yaşam için desteğe ihtiyacı olanlara yardımcı oluyoruz. Gençlerin geleceğimizin teminatı olduğu düşüncesiyle okulların topluma kazandırılmasını önemsiyoruz. Toplumun daha sağlam temellerde ilerlemesi için sağlıklı nesillerin yetişmesi, insanların sağlıklı ve mutlu bir şekilde yaşaması gerekiyor. O yüzden sağlık kurumları ve toplumsal yaşamı destekleyen birçok konuda katkı sağlıyoruz. Bu çerçevede bugüne kadar birçok okul, eğitim merkezi, yurt, kütüphane, sağlık merkezi, ibadethane, tarihi eserlerin restorasyonu, spor sahaları ve salonları gibi birçok yaşam alanının yapımına katkı sağladık. Tosyalı olarak tüm faaliyetlerimizi ana gündemimiz olan sürdürülebilirlik çerçevesinde yürütürken toplumsal yatırımlarımızı da etki odaklı olarak bu bilinçle yürütüyoruz. Yeşil çelik üreticisi olarak toplumsal etkisi en yüksek alanlardan biri olan sanat ile sürdürülebilirlik kavramının toplum tarafından çok daha iyi anlaşılacağı ve toplumsal farkındalığın bu yolla çok çok daha güçlü bir şekilde artırılabileceğine inanıyoruz.

Bu anlayışla 2021’de Contemporary Istanbul ile gerçekleştirdiğimiz uzun soluklu bir iş birliği kapsamında “Sanatta İleri Dönüşüm Projesi”ni hayata geçirdik. 2021’de 16. Contemporary Istanbul’da, 100. yaşını kutlayan efsanevi heykeltıraş İlhan Koman sergisinin sponsorluğunu üstlendik. 2022 yılında da dünyadan ve Türkiye’den alanında öncü sanatçıları, “Artist in Residence” (Sanatçı Misafir Programı) kapsamında Contemporary Istanbul’da ağırladık. Sanatçılar, kendilerine İstanbul’da hazırladığımız stüdyoda, Osmaniye’deki tesislerimizden temin ettikleri hurdaya ayrılmış demir- çelik malzemelerden heyecan verici eserler ürettiler ve bu eserler aynı yılın Eylül ayında gerçekleşen 17. Contemporary Istanbul’da sanatseverlerle buluştu. Tosyalı’ nın “Sürdürülebilir Sanat” koleksiyonunda yer alan, Varol Topaç’ın ileri dönüşüm tekniğini kullanarak çelik üretimi atıklarından yarattığı eseri ise Contemporary Istanbul’un 18. Edisyonununda sergilendi. İnsanı merkeze alarak doğum, ölüm, yaşam sürecindeki atık malzemelerin bir sanat eserine dönüşmesini esas alan eser, kinetik tasarımıyla ziyaretçilere interaktif bir deneyim de yaşattı. Tosyalı olarak bu yıl üçüncü edisyonu gerçekleşen The Yard sergisinin de sponsoru olduk ve bu sergide de beş uluslararası sanatçının eserine yer verildi.

“Her müşteri yeni bir fırsat demektir”

Son olarak gençlere, girişimcilere ve sanayicilere neler söylemek istersiniz? Onlara bir mesajınız var mı?

Gençlere ve genç girişimcilere her zaman yenilikçi olmalarını tavsiye ederim. Dünyadaki gelişmeleri çok iyi takip etmek ve burada onları nasıl uygulayacaklarına bakmak girişimcileri her zaman bir adım ileri taşıyacaktır. İşin mutfağı çok önemli. Her şeyi yapamazsınız ama nasıl yapıldığını bilmek, işin mutfağındaki insanlarla iletişim kurabilmeniz için çok önemli. Bununla birlikte müşterileri çok iyi dinlemek ve anlamak gerekiyor. Eğer müşteri deneyimini anlayıp ürün ve çözüme dönüştürebilirseniz sürekli kendinizi yenilersiniz. Her müşteri yeni bir fırsat demektir, o yüzden ben ekip arkadaşlarıma ‘her zaman müşteriyi dinleyip anlamaya çalışın, onların talepleri bize mevcut ürünlerimizin dışında bambaşka kapılar açabilir’ diyorum. Genç girişimcilere de ısrarla bunu tavsiye ederim.