Türkiye’nin sanayi gücünü küresel pazarlara taşıyan firmalar arasında yıldızı parlayan Minerva Steel, paslanmaz çelikte kısa sürede önemli bir konuma ulaştı. İthalat ve ihracat operasyonlarıyla 20’ye yakın ülkeye ulaşan şirket, geniş ürün yelpazesi, güçlü stok yönetimi ve katma değerli hizmetleriyle yalnızca bir tedarikçi değil, güvenilir bir iş ortağı olarak öne çıkıyor. Kalın paslanmaz malzemede sektörün ilk adresi olmayı hedefleyen Minerva Steel, Amerika pazarında şube açma planları ve lazer kesim yatırımlarıyla büyüme yolculuğunu hızlandırıyor. Küresel ticarette Çin’in etkisi, Avrupa’nın yeşil dönüşüm politikaları ve rekabet koşullarının yeniden şekillendiği bir dönemde Minerva Steel, Türkiye’nin rekabet gücünü artıracak stratejik adımlar atmaya kararlı. Biz de SteelTürk olarak, firmanın kuruluş hikâyesini, büyüme vizyonunu ve paslanmaz çeliğin geleceğine dair öngörülerini Minerva Steel Genel Müdürü Caner Demir’den dinledik.
Minerva Steel’in kuruluş hikâyesi ve bugünlere gelişinden bizlere bahseder misiniz? Firmanızı çelik endüstrisinde farklı kılan özellikler nelerdir?
Minerva Steel, paslanmaz çelik sektöründe bilgi, deneyim ve uluslararası ticaret vizyonunu bir araya getirme hedefiyle kuruldu. Kuruluşumuzdan bu yana stratejik ortaklıklar, güçlü tedarik zinciri yönetimi ve müşteri odaklı yaklaşımımızla hızlı bir büyüme kaydettik. Bugün hem ithalat hem ihracat operasyonlarımızla 20’ye yakın ülkeye ulaşarak, Türkiye’yi paslanmaz çelikte dünya ile buluşturan bir konumdayız. Bizi sektörde farklı kılan, sadece malzeme tedarik etmek değil; müşterilerimize çözüm ortağı olmak. Ürün gamımızı sürekli genişletiyor, kalite standartlarımızı yükseltiyor ve teknoloji yatırımlarıyla üretim süreçlerine değer katıyoruz. Lazer kesim gibi katma değerli hizmetlerimizle endüstriyel projelere destek oluyoruz.
Minerva Steel’in vizyonu; sürdürülebilir büyümeyi esas alarak, global ölçekte güvenilir bir marka haline gelmek ve paslanmaz çeliğin geleceğini şekillendirmektir. Bu doğrultuda, dijitalleşme, verimlilik ve uluslararası rekabet gücü üzerine inşa ettiğimiz stratejilerimizle sektörümüzde fark yaratmaya devam ediyoruz.
“İthalat ve ihracat çalışmalarımızla Türkiye’yi paslanmaz çelikte dünya ile buluşturan bir konumdayız”
Oldukça geniş bir ürün yelpazesine ve stok gücüne sahip olduğunuzu biliyoruz. Müşterilerinize sunduğunuz ürün ve hizmetlerden bizlere bahseder misiniz?
Minerva Steel olarak, geniş stok gücümüz ve çeşitliliğimizle paslanmaz çelikte güvenilir bir çözüm ortağı konumundayız. Ürün portföyümüzde özellikle 303, 304, 316, 321, 309S ve 310S kalite ve özel alaşımlı çelik tedariği sunmaktayız. Ürün grubu olarak paslanmaz çubuk, sac, rulo, lama, köşebent, boru, profil ve bağlantı parçaları yer almaktadır.
Sadece ürün sunmakla kalmıyor; lazer kesim gibi katma değerli işlemlerle müşterilerimizin üretim süreçlerine hız ve verimlilik kazandırıyoruz. Stok yönetimimiz ve lojistik gücümüz sayesinde hızlı teslimat ve sürdürülebilir tedarik sağlıyoruz. Amacımız, müşterilerimize her zaman doğru kaliteyi, doğru zamanda ve rekabetçi şartlarla sunarak Minerva Steel’i yalnızca bir tedarikçi değil, güvenilir bir iş ortağı haline getirmektir.
“Minerva Steel olarak, geniş stok gücümüz ve çeşitliliğimizle paslanmaz çelikte güvenilir bir çözüm ortağıyız”
Yakın dönemde hedeflediğiniz yeni coğrafyalar veya büyümek istediğiniz pazarlar var mı?
Yakın dönemde öncelikli hedefimiz, Amerika pazarı. Yeni gümrük vergileri sayesinde Türk menşeili paslanmaz çeliğin rekabet gücü artmış durumda. Bu avantajı kullanarak Amerika’da güçlü bir distribütör ağı kurmayı ve ihracat potansiyelimizi daha da artırmayı hedefliyoruz.
Bunun yanı sıra, stratejik büyüme planlarımızda Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA) ülkeleri, Doğu Avrupa ve özellikle Almanya, İtalya gibi sanayileşmiş Avrupa ülkeleri de yer alıyor. Bu bölgelerde hem sanayi yatırımlarının yoğunluğu hem de kaliteli paslanmaz çeliğe olan ihtiyaç bizim için cazip fırsatlar oluşturuyor. Minerva Steel olarak vizyonumuz; yalnızca bölgesel bir oyuncu olmak değil, global ölçekte güvenilir bir marka haline gelmek. Bu doğrultuda, yeni coğrafyalarda stratejik iş birlikleri ve sürdürülebilir ticaret modelleriyle büyümeyi planlıyoruz.
“Minerva Steel olarak küresel ölçekte güvenilir bir marka haline gelmeyi hedefliyoruz”
Çin’in ihracatı, Avrupa’daki yeşil dönüşüm politikaları ve küresel ticaretteki dalgalanmalar sizi nasıl etkiliyor? Rekabetçi pazarda nasıl bir strateji izliyorsunuz?
Paslanmaz çelik sektörü, küresel ticaret dinamiklerinden doğrudan etkilenen bir alan. Çin’in agresif ihracat politikaları, Avrupa’daki yeşil dönüşüm ve karbon ayak izi odaklı düzenlemeler, dünya ticaretinde dalgalanmalara yol açıyor. Bu gelişmeler, fiyat rekabetini artırırken kalite, sürdürülebilirlik ve güvenilir tedarik konularını daha kritik hale getiriyor.
Minerva Steel olarak biz bu ortamda farklılaşmayı; yüksek kalite standartlarına bağlılık, hızlı lojistik çözümler, stratejik stok yönetimi ve müşteri odaklı hizmet üzerine kuruyoruz. Ayrıca, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme alanındaki yatırımlarımızla Avrupa’nın yeşil dönüşüm politikalarıyla uyumlu bir tedarikçi olmayı önemsiyoruz.
Kısacası, biz küresel dalgalanmaları bir riskten çok fırsat olarak görüyoruz. Amacımız, müşterilerimize sadece rekabetçi fiyat değil, aynı zamanda güven, süreklilik ve uzun vadeli iş ortaklığı sunarak sektörde öne çıkmak
Kısa ve orta vadede yeni yatırım planlarınız bulunuyor mu? Özellikle kapasite artışı, teknoloji modernizasyonu veya yenilenebilir enerji yatırımları gündeminizde mi?
Minerva Steel olarak önümüzdeki dönemde üç stratejik alana odaklanıyoruz. İlk olarak, özellikle kalın paslanmaz malzemede sektörün ilk adresi olmayı hedefliyoruz. 12 mm kalınlıktan 100 mm kalınlığa kadar genişleyen ürün grubumuzda ithalat hacmimizi artırarak, sanayi üreticilerinin ihtiyaçlarını kesintisiz ve güçlü stok yapımızla karşılamayı amaçlıyoruz.
“Kalın paslanmaz malzemede sektörün ilk adresi olmayı hedefliyoruz”
İkinci olarak, Amerika pazarında şube açarak ihracatımızı büyütmeyi planlıyoruz. Yeni gümrük avantajlarıyla Türk menşeili paslanmaz çeliğin rekabet gücünü artırarak ABD’de güçlü bir distribütör ağı kurmak öncelikli hedeflerimizden.
Üçüncü olarak, lazer makinesi parkurumuzu geliştirmeye devam ediyoruz. Bu yatırımla birlikte, sadece hammadde değil, bitmiş ürün üretiminde de müşterilerimize katma değerli çözümler sunmayı amaçlıyoruz. Tüm bu adımlar, Minerva Steel’in yalnızca bir tedarikçi değil, global ölçekte güvenilir bir iş ortağı olma vizyonunu desteklemektedir.”
“Amerika pazarında şube açarak ihracat hacmimizi arttırmayı planlıyoruz”
2025 ve sonrasına yönelik paslanmaz çelik sektöründe nasıl bir tablo öngörüyorsunuz? Türk çelik ticaretinin rekabet gücünü artırmak için hangi adımlar atılmalı?
2025 ve sonrasında paslanmaz çelik sektöründe küresel ölçekte üç temel dinamik öne çıkıyor: sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm, küresel ticaret dengelerindeki değişim ve tedarik zinciri güvenliği. Avrupa’nın karbon ayak izi odaklı politikaları ve Çin’in agresif ihracatı, sektörün yönünü belirleyen en kritik faktörler olacak.
Türkiye için bu tablo aslında büyük bir fırsat sunuyor. Jeostratejik konumumuz, güçlü lojistik ağımız ve esnek ticaret yapımız sayesinde Türk paslanmaz çelik ticaretinin rekabet gücünü artırabiliriz. Bunun için;
• Katma değerli ürün yatırımlarına ağırlık vermek,
• Kalın malzeme ve özel kalite segmentlerinde güçlü stok yönetimi sağlamak,
• Dijitalleşme ve hızlı lojistik çözümler geliştirmek,
• Yenilenebilir enerji ve sürdürülebilir üretim yatırımlarına odaklanmak,
• Ve en önemlisi Amerika, Avrupa ve MENA pazarlarında güçlü bir yer edinmek gerekiyor.
Biz Minerva Steel olarak, bu dönüşüm sürecinde Türkiye’yi küresel pazarlarda daha rekabetçi kılacak adımların parçası olmayı hedefliyoruz.”
Son olarak çelik sektörüne iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Paslanmaz çelik sektörü, Türkiye’nin sanayi gücünü geleceğe taşıyan en stratejik alanlardan biri. Biz Minerva Steel olarak, yeni nesil bir güç olmanın sorumluluğuyla hareket ediyoruz. Dinamik kadromuz, güçlü stok yapımız ve ithalat–ihracat süreçlerindeki uzmanlığımızla sektörün rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz.
Amacımız, yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılamak değil; sürdürülebilir, yenilikçi ve global ölçekte güvenilir bir marka olarak geleceğin paslanmaz çelik dünyasında söz sahibi olmak. Sektördeki tüm paydaşlarımızla birlikte, Türkiye’nin küresel ticaretteki konumunu daha da güçlendirecek adımları atmaya kararlıyız.
