Denizcilik dünyası, köklü gelenekleri ve zorlu doğasıyla her zaman güçlü karakterler, sağlam vizyonlar ve cesur adımlar ister. Türkiye’nin önde gelen kuru yük taşımacılığı şirketlerinden Unimarin Denizcilik’in genç ve vizyoner Genel Müdürü Begüm Nergiz Birben, bu dünyada adeta kendi rotasını çiziyor. Onunla denizcilikten çevreye, sürdürülebilirlikten genç kadın liderliğine uzanan keyifli ve ilham verici bir sohbet gerçekleştirdik.

“Deniz benim için sadece bir iş alanı değil, yaşamın ta kendisi”

1992 doğumlu olan Begüm Nergiz Birben, aile kökeninden gelen deniz tutkusunu akademik birikim ve güçlü bir vizyonla birleştirerek sektörün dikkat çeken genç liderlerinden biri olmuş. Hukuk eğitiminin ardından Londra’da deniz hukuku üzerine yaptığı yüksek lisans, ona uluslararası perspektifi erkenden kazandırmış.

“Denizcilik benim için sadece ticari bir faaliyet değil, yaşamın dinamiklerini ve sürdürülebilirliğini çok yakından ilgilendiren bir alan. Bu yüzden attığımız her adımı sadece bugünü değil, yarını da düşünerek atıyoruz,” diye söze başlıyor Nergiz ve sözlerini şu şekilde sürdürüyor:

Denizin Gücüne Genç Bir Dokunuş

“Unimarin Denizcilik olarak; Akdeniz’den Karadeniz’e, Kuzey Avrupa’dan okyanus ötesine uzanan rotalarımızla tahıl, gübre, demir cevheri & çeşitli madenler olmak üzere kuru yük taşımacılığında güçlü bir konumdayız. Sahip olduğumuz 7 gemilik filo; hem operasyonel verimlilik hem de çevre standartları açısından sektör ortalamalarının oldukça üstünde yer alıyor. Bizim için deniz taşımacılığı; sadece yük taşımak değil, aynı zamanda dünyaya olan sorumluluğumuzu yerine getirme meselesi... Bu sebeple her yıl filomuzu güncelleyerek hem daha çevreci hem de daha verimli bir yapı kuruyoruz.”

Sadece Taşımıyoruz, Dönüştürüyoruz

Nergiz’in, en çok önem verdiği konuların başında çevre hassasiyeti ve dijitalleşme geliyor. Unimarin’in vizyonunu “dinamik ve çevreci filo” anlayışı üzerine kurduklarını dile getiriyor:

“Artık eski gemilerin yarattığı çevre kirliliğini, yüksek yakıt tüketimini görmezden gelmek mümkün değil. Bu yüzden filosunu sürekli genç tutan, teknolojiyi operasyonlarının merkezine alan bir şirket olmak en büyük önceliğimiz… Bu sayede hem müşterilerimize daha kaliteli hizmet sunuyoruz hem de çevresel ayak izimizi azaltıyoruz.”

Nergiz’e göre, başarının yolu sadece filodan değil, uzun vadeli strateji ve nitelikli insan kaynağından da geçiyor. Bu sebeple Unimarin; uçtan uca planlama, sürekli olarak eğitime yapılan yatırım ve çalışan bağlılığı odaklı bir yapıyı destekliyor. Bu entegre yaklaşım ile sadece gemileri değil, ekosistem içindeki her paydaşı stratejiye dahil ederek sektörde sürdürülebilir ve güçlü bir başarı yakalamayı hedefliyor.

Denizcilikte Kadın Olmak: “Bir bakış açısı farkı yaratıyoruz”

Denizcilik hâlâ erkek egemen bir sektör. Ancak kendisi, sektörün önemli sivil toplum kuruluşlarında aktif görev alarak kadınların sektörde daha görünür olması için çaba sarf ediyor.

“Kadın bakış açısının olduğu yerde, farklı düşünce biçimleri, daha esnek çözümler ve uzun vadeli yaklaşımlar ortaya çıkıyor. Bunu sadece söylemde değil, yönetim anlayışımızda da uyguluyoruz,” diyor kararlılıkla…

Sürdürülebilirlik Sadece Şirket Politikası Değil,  Aile Geleneği

Unimarin’in bağlı olduğu Nersan Holding bünyesinde kurulan Nersan Vakfı, Nersan Holding’in sosyal sorumluluk anlayışının en somut örneği... Eğitimden sağlığa, çevreden spora kadar birçok alanda topluma katkı sağlayan vakıf, Nergiz’in liderliğinde daha da aktif hale gelmiş durumda.

“Biz sadece iş dünyasında değil, yaşadığımız toplumda da fark yaratmak istiyoruz. Dayanışma kültürü ve sosyal sorumluluk, bizim aile geleneğimizin ayrılmaz parçası,” diyor.

Geleceğe Yelken Açmak

Nergiz; hem şirket hem de sektör adına gelecekten umutlu…

“Denizcilik çok hızlı değişiyor. Biz de değişime ayak uydurmakla yetinmiyor, öncülük etmeyi hedefliyoruz. Her zaman daha çevreci, daha yenilikçi ve daha güçlü bir Unimarin inşa etmek için çalışıyoruz.”

Türkiye’de deniz taşımacılığı sektörünün genel durumu ve geleceği…

Begüm Nergiz Birben bu soruya, sektörün zorluklarına rağmen taşıdığı büyük potansiyeli vurgulayarak yanıt veriyor:

“Türkiye, denizcilikte coğrafi avantajları, köklü denizcilik geleneği ve girişimci insan kaynağıyla aslında çok güçlü bir potansiyele sahip. Son yıllarda gemi filosunun büyümesi, liman yatırımlarının artması ve sektörün dijitalleşme sürecine girmesi umut verici. Ancak hâlâ atmamız gereken ciddi adımlar var. Özellikle çevreye duyarlı taşımacılık, teknoloji yatırımları ve nitelikli insan kaynağı konusunda daha fazla gelişim şart.

Bir diğer önemli konu da küresel rekabet. Türk denizcilik sektörü, doğru stratejilerle sadece bölgesel değil, global pazarda da daha etkin rol oynayabilir. Genç liderlerin, teknolojiye açık ekiplerin ve çevre bilinci yüksek yaklaşımların önünü açabilirsek, Türkiye denizcilikte çok daha güçlü bir noktaya ulaşacaktır. Ben bu konuda oldukça umutluyum.”

unimarin-denizcilikte-genc-bir-kadin-liderin-izleri-begum-nergiz-birben-1009.gif (840×470)

Ortadoğu’daki çalkantılar ve ABD Başkanı Trump’ın ticaret siyaseti, deniz taşımacılığına ve Türk denizcilere nasıl yansıyacak?

Begüm Hanım bu soruyu da net bir perspektifle yanıtlıyor: “Ortadoğu’da özellikle Yemen kaynaklı Husi saldırıları yüzünden Süveyş ve Kızıldeniz koridorlarında gemiler ya çok daha uzun Afrika çevreli rotalara yönlendiriliyor ya da sigorta ve güvenlik maliyetleri katlanıyor. Bu durum, zaman maliyeti ve brüt navlun ücretlerinde ciddi artışa sebep oluyor. Türk denizciler de bu ek maliyetleri lojistik planlarına dahil etmek zorunda kaldı.

Diğer yandan, ABD Başkanı Trump’ın uyguladığı yüksek tarifeler global ticaret akışını yeniden şekillendiriyor. Çin–ABD hattında navlunlar düştü, Batı limanlarında yüzde 30–50 seviyesinde rotasyon değişimleri yaşandı.

Bu değişimler; Avrupa dışındaki alternatif pazarlara yönelmeyi, Türkiye’yi de fırsat bölgesi haline getirdi. Türk firmaları, dövizle fiyatlanan navlun gelirlerini çeşitlendirebilir; ancak aynı zamanda navlun dalgalanmalarının kur riskini de yönetmeliler.

Küresel navlun piyasası, tarifeler nedeniyle son derece değişken diyebiliriz… Navlun fiyatları bir ara yüzde 50 civarlarında düşüş yaşadı, sonra yeniden yükseldi. Limanlarda gecikmeler yaşanıyor. Bu belirsizlik, Türk armatörlerinin çok daha ince risk hesaplaması yapmasını zorunlu kılıyor. Sigorta primleri, alternatif rota planlaması ve finansal senaryolar artık operasyonun merkezine oturdu diyebiliriz. Bunlar tabi benim piyasadaki genel duruma bakarak ortaya koyduğum kişisel düşüncelerim. Mutlaka yaşanan bu gelişmelere farklı gözlerle bakan sektör mensupları da vardır lakin benim görüşüm bu yönde…

Bütün bu karmaşadan çıkarmamız gereken ders bana göre şu: Denizcilikte güven; sadece fiziksel rotalarda değil, kurumsal esneklik ve proaktif risk yönetiminde de. Türk denizciliğinin avantajı, esnek yapısı ve bölgesel bilgi birikimi. Bizler bu krizli dönemde filomuzu çevikliğe göre yapılandırıyor, teknolojik altyapıyı güçlendiriyor, alternatif rota ve pazar çalışmalarını derinleştiriyoruz. Böylece belirsizliğe karşı ‘yakıt tüketen değil, strateji üreten filo’ olma hedefiyle yol alıyoruz.” Şirket olarak en büyük avantajımız her türlü duruma karşı hızlı karar alabilir oluşumuz.

Son olarak; Unimarin Denizcilik ve Nersan Holding’in kurucusu olan babanız Mehmet Nergiz’in ticari tecrübesi ve sizlere kattıkları hakkında neler söylemek istersiniz?

Begüm Nergiz Birben, babasının hem iş dünyasındaki deneyiminin hem de aile içindeki rolünün kendisi ve şirket için çok değerli olduğunu vurguluyor:

“Babam Mehmet Nergiz, benim için sadece başarılı bir iş insanı değil, aynı zamanda hayatımın her alanında, özellikle denizcilik gibi zorlu ve erkek egemen bir sektörde dimdik durmamı sağlayan, bana hem yönümü hem de cesaretimi veren en sağlam pusulam. Onun engin tecrübesi, vizyonu ve kararlılığı bana ilham verirken; sadece iş hayatında değil, karakterimde de derin izler bırakan en kıymetli mentörüm. Ne zaman zorlandığım bir karar vermem gerekse, önce onun nasıl düşüneceğini hayal ederim çünkü biliyorum ki onun rehberliği benim için en sağlam limandır.

Bana ve ekibimize her zaman yenilikçi düşünmeyi, etik değerlerden taviz vermemeyi ve uzun vadeli bakış açısını aşıladı. Onun vizyonuyla, Unimarin Denizcilik sadece bir şirket değil, aynı zamanda aile değerleriyle büyüyen uluslararası bir marka oldu.” diyerek sözlerini noktaladı.

Denizlerde Yeni Bir Dönemin Temsilcisi

Nergiz’in liderliğinde Unimarin Denizcilik sadece taşımacılık yapmıyor; geleceğe, çevreye ve topluma dair umut taşıyor. Genç yaşına rağmen sektörün dinamiklerini iyi okuyan, kadın liderliği ve sürdürülebilirlik gibi konularda örnek bir duruş sergileyen Begüm Nergiz, Türk denizciliğinin parlayan isimlerinden biri olarak dikkat çekiyor.

SteelTürk Dergisi olarak bizlere ayırdığı değerli vakitleri ve sektöre ışık tutan açıklamaları için kendisine teşekkür ediyoruz.

unimarin-denizcilikte-genc-bir-kadin-liderin-izleri-begum-nergiz-birben-1755.gif (840×470)