1960’lı yıllardan bu yana metal ve demir çelik sektöründe faaliyet gösteren Alpaz Demir Çelik, üç nesildir aile geleneğini sürdürüyor. Samsun’dan başlayan yolculuk, bugün Kocaeli’de modern tesisleri ve yurt dışı pazarlara açılan stratejisiyle devam ediyor. Soğuk haddelenmiş yassı ürünlerin satışıyla sektörde sağlam bir yer edinen firma, aynı zamanda çinko oksit üretimiyle de sanayinin farklı alanlarına katkı sunuyor. Yurt dışı pazarlara yaptığı yatırımlar ve teknolojik altyapısını güçlendirme hedefleriyle Alpaz Demir Çelik, hem iç piyasada hem de global ölçekte büyüme hedeflerini sürdürüyor. Alpaz Demir Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Çöndül ile Metalexpo Fuarı’nda gerçekleştirdiğimiz röportajı sizlerle paylaşıyoruz.
Öncelikle Alpaz Demir Çelik’ten bizlere bahseder misiniz?
Alpaz Demir Çelik’in temeli 1960’lı yıllara dayanıyor. Samsun’da faaliyete başlayan firma, metal sektöründe, daha çok al-sat ve pozisyon hizmetiyle işe başlamış bir şirket. Aslında firma alüminyum üzerine kurulmuş olup, Alpaz ismi de “Alüminyum Pazarlama”dan geliyor. Şirketi, üç nesildir abimle birlikte sürdürüyoruz. Alpaz Demir Çelik olarak ise 2018 yılında soğuk haddelenmiş yassı ürünlerin satışıyla faaliyetlerimize başladık ve daha çok kamyon bazında al-sat yöntemiyle ilerledik.
2018 yılında demir çelik ürünleri satışında söz sahibi bir şirket olma ilkesiyle kurulan Alpaz Demir Çelik, kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği satış faaliyetleriyle sektöründe öncü firmalar arasına gireceğini kanıtlamıştır. 1959 yılında kurulan Alpaz Demir Çelik Oksit İnş. San. Tic. Ltd. Şti., sektöre demir doğrama alanında adım atmış, 1970 yılında ise alüminyum doğrama sektöründe Karadeniz Bölgesi’nde öncü olmayı başarmıştır. Firma, 18 yıl boyunca alüminyum doğrama alanında geniş bir müşteri potansiyeli yakalamış ve yoğun talep üzerine 1988 yılında Karadeniz Bölgesi’nde toptan satış ve üretim faaliyetlerine de başlamıştır.
Ürünlerinizle ilgili bilgi verir misiniz?
Asitlenmiş sac, full hard sac, soğuk haddelenmiş sac, galvanizli sac ve boyalı sac gibi ürünlerimiz mevcut. DX51D+Z, DX52D+Z, S220GD+Z, S250GD+Z gibi farklı kalite ve kalınlıklarda üretim yapıyoruz. Boyalı saclarımız polyester, plastisol, PVDF, PURPA, polyester wrinkle ve poliüretan gibi farklı tiplerde üretilmektedir.
Pazar koşullarına nasıl baktınız ve yatırım kararlarını nasıl aldınız?
Pandemiden sonra pazara baktığımızda pazarın daralacağını gördük. Bu sebeple işi daha katma değerli hâle getirebilmek için makine araştırma kararı almamız gerektiğini fark ettik. 2024 yılında Kocaeli Başiskele’de bulunan 3000 m² kapalı alanlı fabrikamızda faaliyetlerimize başladık. Mevcut dilme hatlarımız ve boy kesme hatlarımızla yetimimizi sürdürmekteyiz.
Alpaz Demir Çelik sadece demir çelik üzerine değil; Alpaz Grubu çatı altında 7 dönem üzerine kurulmuş ve halihazırda bir oksit üretimi de yapıyor. Bu üretim çinko oksit üzerine; sektörel olarak seramik, gübre ve kauçukta hammadde olarak kullanılıyor. Alpaz olarak büyürken, statümüzü daha çok boyuna büyüme yönünde geliştirmeyi hedefledik. Bu büyümeyi sürdürürken işin sanayicilik kısmında bulunmak istediğimiz için ham madde üretimi konusunda yatırım kararı aldık.
2018’de demir çeliğin al sat kısmının yanında oksit grubuna başladık. Orada yıllık yaklaşık 10 bin ton üretimimiz var. Bu yatırımı 2024 sonunda tamamlayarak 2025 yılında çelik servis merkezimizi büyütmek amacıyla yatırımı demir çelik tarafına kaydırdık. Şu an halihazırda İzmit’in Alikahya bölgesinde 7.500 m² alan üzerine kapalı alan inşa ediyoruz. Burada çelik servis merkezini daha katma değerli hâle getirmek için dilme hatlarını iki hatlıyken üçe çıkarmayı, boru ve profil gibi başka alanlarda yatırımlar yapmayı planlıyoruz.
“Üç Nesildir Süregelen Deneyimimizle Yurt Dışı Pazarlara Açılıyoruz”
Alpaz Demir Çelik günümüzde hangi sektörlere hizmet veriyor?
Özellikle beyaz eşya olmak üzere yapı, panel, radyatör panel, otomotiv, havalandırma ve iklimlendirme gibi pek çok alanda faaliyet gösteriyoruz.
2025 yılının son çeyreğindeyiz. 2025 yılı ilk 3 çeyreği firmanız açısından nasıl geçti?
2025 yılı bizim için güzel geçti. Sadece iç piyasada değil, yurt dışı pazarına da ciddi anlamda yatırım yaptık. Burada en çok insana yatırım yaptık; ekibimizi güçlendirdik. Birçok yurt dışı fuarında katılımcı olarak bulunduk ve bulunmaya devam edeceğiz. Yurt dışı pazarı, iç piyasadaki zorluklarla baş edebilmenin farklı bir versiyonu gibi oldu. Maddi ve manevi açıdan bize çok katkı sağladı. İç piyasadaki zorluklar sadece fiyat düşüşü değil; ekonomik ve başka sebeplerden kaynaklanıyor. Bunu aşmanın yolu yurt dışı pazarlara açılmak oldu.
Makine ve insan yatırımlarına önem verdik; çalışma ekibimizi büyüttük. Şu an yurt dışına bakan dört kişilik bir ekibimiz var. Operasyondan satışa kadar süreçleri yönetiyorlar. Yurt dışı pazarın sene başından bu zamana %40’a varan kısmına ulaştık. Bu durum bizi memnun ediyor. Burada sadece mal satmak değil; parite farkları ve fuarlara katılımın etkisi büyük oldu. Yurt dışı pazara giderken “end users”, yani son kullanıcıya hitap etmeyi tercih ettik. Bizim için 5 ton da 50 ton da aynı; önemli olan ürünün doğru, kaliteli ve temiz şekilde son kullanıcıya ulaşması. Metalexpo’da ilk defa yer aldık. Yaklaşık 150 yurt dışı müşterimizin %60’ını burada ağırladık ve yeni anlaşmalar yaptık. Bu, bizi geleceğe dönük motive etti.
Alpaz Demir Çelik’in kısa, orta ve uzun vadeli planları neler?
Kısa vadede iç piyasadaki ekonomi koşullarına odaklanıyoruz. Finansman tarafında uygun maliyetlerde öz sermayemizi kullanmayı tercih ediyoruz. Uygun gördüğümüz takdirde mevcut 7.500 m²’lik alanımızdaki makineleri geliştirmeyi planlıyoruz. Bunların hepsi planlı; boru ve profil yatırımlarını 2025 sonu veya 2026 başı olarak öngörebiliriz. İç regülasyonlar ve piyasa şartları bizi etkiliyor. Her firma gibi biz de işleri hızlı yapmak istiyoruz ama ekonomik şartlar durağan olduğu için dikkatli ilerliyoruz.
Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?
Geldiğiniz için teşekkür ederim. Ayağınıza sağlık.